Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu, Anadolu Ajansı (AA) muhabirine verdiği demeçte, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu vesilesiyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğindeki heyetle New York’ta bulunduklarını belirtti. Dağlıoğlu, bu heyetin her zaman bir yatırım ajandasıyla hareket ettiğine dikkat çekerek, “Cumhurbaşkanımız Erdoğan, burada yatırımcılarla da önemli toplantılar gerçekleştirecek. Ardından Hazine ve Maliye, Sanayi ve Teknoloji, Enerji ve Tabii Kaynaklar ile Ticaret bakanlarımızın yatırımcılarla yapacağı görüşmeler de olacak. Amacımız, Türkiye’ye, özellikle ABD gibi ülkelerden daha fazla yatırım çekmek. Bu yatırımcı topluluğuyla Türkiye’nin güncel gelişmelerini paylaşmak için mükemmel bir platform oluşturduğumuzu düşünüyoruz ve bu fırsatı en verimli şekilde değerlendirmeye çalışıyoruz.” şeklinde konuştu.
Dağlıoğlu, bu yıl üç büyük derecelendirme kuruluşunun Türkiye’nin kredi notunu yükseltmesinin, ülkeye gelen yatırımlar üzerindeki etkisini değerlendirdi. Türkiye’ye portföy yatırımları noktasında bu yıl hızlı bir giriş olduğunu ifade eden Dağlıoğlu, “Kredi derecelendirme kuruluşları, yatırımcıların karar verme süreçlerinde kritik bir rol oynamaktadır. Bu yıl içerisinde 3 ayrı kurumdan kredi notu artışı alan tek ülke olarak özel bir konumda olmamız, yatırımcılar tarafından son derece olumlu karşılanıyor.” dedi.
Doğrudan yatırımcıların da kredi notlarını yakından takip ettiğine değinen Dağlıoğlu, Türkiye’ye olan yatırım iştahının son üç ayda doğrudan yatırımlar alanındaki yukarı yönlü ivmeyle belirginleştiğini dile getirdi. Yılın ilk 7 ayında Türkiye’nin 6 milyar dolar civarında yatırım çektiğini belirten Dağlıoğlu, bu ivmenin gelecek aylarda hızlanarak artacağını öngördüklerini vurguladı.
Türkiye’nin Dünya Çapında Tanıtımı
Türkiye’yi farklı kampanyalarla dünya genelinde tanıttıklarını ifade eden Dağlıoğlu, “Pandemi sonrası Türkiye’yi ‘Your Resilient Partner’ (dayanıklı ortağınız) temasıyla, güçlü ve krizlere hızlı bir şekilde yanıt verebilen bir ülke olarak tanıttık. Cumhuriyetimizin 100. yılı olan 2023’te, Türkiye’nin bu özel yılını geniş bir kampanya ile duyurduk. Temamız ise ‘Common Ground’ yani yatırımcılarla ve dünya ile ortak noktaları olan bir ülke olarak Türkiye’yi anlatmaktı. Son dönemde Türkiye, birçok alanda dünyanın kesişim ve bağlantı noktası haline geldi ve bu fiziksel kesişim noktasının ötesine geçiyor. Bu nedenle ‘Nexus of the World’ kampanyasına başladık.”
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu haftasında sürdürülebilirliğin geniş bir çerçevede ele alındığını kaydeden Dağlıoğlu, tüm dünyada sürdürülebilirlik hedeflerinin hayata geçirilmesi ve net sıfır karbon emisyonu hedefine ulaşmak için eylem planlarının yapıldığını, Türkiye’de de bu alanda çok önemli gelişmelerin yaşandığını aktardı. Dağlıoğlu, bu nedenle New York’un ünlü Times Meydanı’ndaki kampanyalarının da sürdürülebilirlik temasına odaklandığını belirterek, “Yatırımcılara Türkiye’deki sürdürülebilirlik hedeflerine yönelik gelişmeleri ve yatırım ortamının bu bağlamda nasıl şekillendiğini aktarıyoruz. Tüm yatırımcıların Türkiye’de sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşabilecek şekilde iş planlarını geliştirebileceğini ve Türkiye’de yatırım yapabileceğini vurguluyoruz. Bu kampanya, sürdürülebilirlik teması çerçevesinde ilerlemektedir.” dedi.
Nitelikli İstihdam İçin Yatırım Stratejileri
2024-2028 yıllarını kapsayan Uluslararası Doğrudan Yatırım Stratejisi’ne de değinen Dağlıoğlu, bu stratejinin Türkiye’ye daha sürdürülebilir yatırımlar çekmeyi hedeflediğini ifade etti. Dijital alanın da kendileri için büyük bir önem taşıdığını vurgulayan Dağlıoğlu, “Türkiye’de hem mevcut geleneksel işlerin dijital dünyaya adaptasyonu hem de teknoloji girişimlerinde büyük fırsatlar oluşmakta. Bu alandaki yatırımların hızla artması için çaba sarf ediyoruz.” şeklinde konuştu.
Tedarik zincirlerine entegrasyonun da önemli bir alan olduğuna dikkat çeken Dağlıoğlu, “Cumhurbaşkanımızın liderliğindeki son 20 yılda Türkiye, uluslararası tedarik zincirlerinde ve değer zincirlerinde önemli bir rol üstlendi. Türk KOBİ’leri hızla bu tedarik zincirlerine entegre oluyor ve daha yüksek katma değerli ürünler üretiyor. Uluslararası şirketler de bu tedarik zincirlerindeki faaliyetlerinin daha fazla fonksiyonunu ülkemize kaydırıyorlar.” dedi.
Türkiye’nin artık bölgesel üretim, Ar-Ge, inovasyon ve tasarım merkezi haline geldiğini vurgulayan Dağlıoğlu, birçok şirketin bölgesel tedarik ve satın alma merkezlerini Türkiye’de kurduğunu söyledi. Bu gelişmelerin ülkenin küresel tedarik zincirlerindeki konumunu güçlendirmek için kritik öneme sahip olduğunu belirten Dağlıoğlu, nitelikli bilgiye dayalı ekonomi alanında yapılacak yatırımlarla nitelikli istihdamı artırmayı hedeflediklerini kaydetti.
KAYNAK: AA