CNGZ Şirketinin Dolandırıcılık Faaliyetleri ve Mağduriyetler
CNGZ şirketi, piyasa fiyatlarının çok altında araç satma vaadiyle yüzlerce kişiden para topladı. Bu dolandırıcılık vakası, 57 kişinin şikâyetçi olduğu bir dosya ile gündeme geldi. Yapılan incelemelerde, dolandırıcılık faaliyetinin toplam zararı 500 milyon TL olarak hesaplandı. Şirketin mal varlığının bir kısmının hâlâ tasfiye sürecinde olduğu ifade edildi. Bu süreçte, mağdurlar arasında kamu görevlileri, din görevlileri ve iş dünyasından tanınmış isimler yer aldı.
Kuzen İmamlara Ağırlıklı Cezalar
Dolandırıcılık faaliyetinin arkasındaki isimler olarak öne çıkan kuzenler Ahmet ve Halil Cengiz, mahkeme tarafından 186’şar yıl hapis cezasına çarptırıldı. Şirketin çalışanlarından Murat Dilek ise 60 yıl hapis cezası aldı. Kuzenlerin eşleri de suç ortaklığı gerekçesiyle cezalandırıldı. Ahmet Cengiz, mahkemede yaptığı savunmada, alacaklılar tarafından tehdit edildiğini ve çeklerinin zorla imzalatıldığını iddia etti. Halil Cengiz ise mağdurların zararlarının şirketin mevcut mal varlığıyla karşılanabileceğini öne sürdü.
Engin Elibol: “Gerçek Mağdur Benim”
Sanıklardan iş insanı Engin Elibol, davanın başından itibaren suçlamaların asılsız olduğunu savundu. Mahkeme sürecinde ortaya çıkan deliller, Elibol’un dolandırıcılık organizasyonunun bir parçası olmadığını, aksine mağdur edildiğini göstermekteydi. Elibol, “Bu olayda asıl mağdur benim. Şirketimden 40 araç kayıp, ailem tehdit altında. Mağdurlar bilinçli bir şekilde yönlendirilerek beni hedef gösterdiler” diyerek durumu ifade etti.
WhatsApp Grupları ve Algı Operasyonu
Dava dosyasına giren WhatsApp yazışmaları, mağdurların bazı iş insanlarını özellikle hedef aldığı iddialarını güçlendirdi. Yazışmalarda, “CNGZ battı, paramızı alamayacağız. Büyük iş insanlarını şikâyet edelim, korkar ve öderler” ifadeleri dikkat çekti. Elibol’un avukatları, bu yazışmaların organize bir algı operasyonunun parçası olduğunu belirtti. Bu durum, davanın görünmeyen yüzünü gözler önüne serdi.
Mağdurlar Arasında Tanınmış İsimler
Davanın mağdurları arasında Arnavutköy Sıddık Camii İmamı Mücahit Yeşiloğlu, İstanbul Anadolu Adliyesi Cumhuriyet Savcısı Mohammed Metehan Yazar ve başka kamu görevlileri yer aldı. Sanıklardan Şaban Aktan‘ın, Cumhuriyet savcısının dolandırılmasına yardım ettiği gerekçesiyle 10 ay hapis cezası aldığı belirtildi. Bu durum, davanın karmaşık yapısını ve süreç içerisindeki adaletsizlikleri gözler önüne seriyor.
Arababank Davasında Cevaplanmayan Sorular
Arababank davası, verilen hapis cezaları ve mağdurların adalet arayışıyla kapanmış görünse de birçok soru hâlâ cevaplanmayı bekliyor. Kayıp olduğu belirtilen milyonlarca liranın akıbeti, mağdurların neden bazı sanıkları hedef gösterdiği ve organize bir kumpasın varlığı iddiaları, davanın karanlıkta kalan yönlerini oluşturuyor. Engin Elibol’un beraat etmesi, kendisine yönelik suçlamaların haksız olduğunu ortaya koysa da bu olay, adalet sisteminde bireylerin nasıl manipüle edilebileceğine dair tartışmaları da beraberinde getirdi.
Davada Haksız Yere Suçlananların Hikayeleri
Davada, dolandırılanlar kadar haksız yere suçlananların hikâyesi de dikkat çekiyor. Bu durum, toplumda adalet arayışının ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Mağdurlar, yaşadıkları travmalar ve kayıplar ile baş başa kalırken, adaletin ne zaman tecelli edeceği konusunda belirsizlikler devam etmekte. Bu noktada, hukukun üstünlüğü ve adaletin doğru bir şekilde sağlanması gerektiği vurgulanmaktadır.
İlk yorum yapan olun