Suriye’de Beşşar Esed Rejiminin Yıkılması ve Ayşe Kıyılı’nın Hikayesi
Suriye, son yıllarda büyük bir kaos ve belirsizlik içinde mücadele ederken, bu süreçte birçok insanın hayatı değişti. 61 yaşındaki Ayşe Kıyılı, Türkiye kökenli bir Suriye vatandaşı olarak, Beşşar Esed rejiminin yıkılmasıyla birlikte yepyeni bir sayfa açmış durumda. Bu yazıda, Kıyılı’nın hikayesi üzerinden Suriye’deki durumu ve Türk-Suriye ilişkilerini daha iyi anlayacağız.
Ayşe Kıyılı’nın Kısa Hayat Hikayesi
Ayşe Kıyılı, 1920’lerde Hatay’dan Şam’a göç eden bir aileye mensup. Golan Tepeleri‘nde yaşamaya başlayan Kıyılı, 21 yıl önce yaptığı evlilikle bu bölgeye yerleşti. Eşinin vefatından sonra yalnız kalan Kıyılı, son dönemde yaşanan gelişmelerle birlikte umut dolu bir geleceğe adım atmayı bekliyor.
Beşşar Esed’in Düşüşü ve Kıyılı’nın Yüzüğü
8 Aralık 2023, Kıyılı için tarihi bir gün oldu. Bu tarihte Beşşar Esed rejiminin yıkılmasıyla birlikte, yıllardır sakladığı ay yıldız işlemeli yüzüğü takmayı başardı. Daha önce, bu yüzüğü takmaktan korktuğunu ifade eden Kıyılı, artık özgürce bu simgeyi taşımanın mutluluğunu yaşıyor. “Türkiye’ye teşekkür ediyorum,” diyor Kıyılı, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve tüm Türk halkına minnettarım.”
Türk Halkına Teşekkür
Kıyılı, Türkiye’nin Suriye’deki durumu iyileştirmek adına gösterdiği çabaları takdirle karşılıyor. “Bizi çok sevindirdiniz, yardımlarınızla Beşşar devrildi,” diyen Kıyılı, Türk halkına olan minnettarlığını her fırsatta dile getiriyor. Bu süreç, sadece Kıyılı için değil, birçok Suriye vatandaşı için yeni bir başlangıcı temsil ediyor.
Yüzüğün Anlamı ve Kıyılı’nın Duyguları
9 yıl boyunca sakladığı yüzüğünü takmanın kendisi için büyük bir anlam taşıdığını belirten Kıyılı, “Şimdi Beşşar düştüğüne göre, artık rahat rahat takıyorum,” diyor. Yüzüğünü gururla taşıyan Kıyılı, bu durumu özgürlük ve bağımsızlık sembolü olarak görüyor.
Aile Bağları ve Gelecek Umutları
Kıyılı’nın Hatay’da yaşayan ailesi, onun için büyük bir özlem kaynağı. Uzun yıllar boyunca onları ziyaret edemediğini belirten Kıyılı, artık özgür bir şekilde aile büyükleriyle bir araya gelmeyi umuyor. Akrabalarının kendisini tebrik ettiğini ve buraya gelmek istediklerini ifade eden Kıyılı, “Çok gurbet çekiyoruz, gurbetimiz çok zor,” diyor.
Babasının Vasiyeti ve Misafirperverlik
Kıyılı, babasının vasiyetine de değinerek, “Buraya bir Türk gelirse onlara ikram edeceksin,” diyor. Bu söz, onun misafirperverlik anlayışını ve Türk halkına olan sevgisini pekiştiriyor. “Hepinizden çok mutluyum, hepinizden çok memnunum,” diyerek, Türk halkının Suriye’deki durumuna olan duyarlılığını vurguluyor.
Türk-Suriye İlişkileri ve Gelecek Perspektifi
Ayşe Kıyılı’nın hikayesi, Türk-Suriye ilişkilerinin ne denli derin ve anlamlı olduğunu gösteriyor. Suriye’deki rejim değişikliği, sadece Kıyılı gibi bireylerin hayatını değil, aynı zamanda iki ülke arasındaki bağı da yeniden şekillendiriyor. “Türk halkına çok selam ediyorum,” diyen Kıyılı, Türkiye’nin Suriye halkına olan desteğinin önemini bir kez daha vurguluyor.
Sonuç olarak, Beşşar Esed rejiminin yıkılması, birçok insan için bir özgürlük ve umut kaynağı oldu. Ayşe Kıyılı’nın hikayesi, bu sürecin ne denli önemli olduğunu gözler önüne seriyor. Kıyılı’nın yüzüğü, sadece bir takı değil, aynı zamanda bir bağımsızlık ve özgürlük sembolü haline geldi. Gelecek için umut dolu bir bakış açısıyla, Suriye halkının daha güzel günlere ulaşması dileğiyle.
İlk yorum yapan olun