
Türkiye’nin Savunma Sanayisinde İnovasyon ve Gelişmeler
Günümüzde, Türkiye’nin savunma sanayisi, dünya genelinde önemli bir konuma ulaşmıştır. Savunma sanayisindeki gelişmeler, ülkenin stratejik hedeflerine ulaşmasında kritik bir rol oynamaktadır. Son yıllarda, özellikle AR-GE ve inovasyon odaklı çalışmalar sayesinde, Türkiye, kendi teknolojilerini geliştiren ve üretme kapasitesine sahip bir ülke haline gelmiştir.
Milli Teknoloji Hamlesi
Milli Teknoloji Hamlesi vizyonu, Türkiye’nin kendi çözümlerini üretmesini ve küresel rekabette söz sahibi olmasını hedeflemektedir. Bu bağlamda, Türkiye, son 22 yılda güçlü bir AR-GE ve inovasyon ekosistemi inşa etmiştir. 106 teknoparkta, 11 bin 500’den fazla teknoloji girişimi, inovasyon odaklı projelere imza atmıştır. Bu projeler, Türkiye’nin savunma sanayisinde ulaştığı başarıları artırarak, dünya pazarında rekabet gücünü yükseltmiştir.
Savunma Sanayisinde Yerli Üretim
Türkiye, savunma sanayisinde kendi eğitim uçaklarını, helikopterlerini, deniz platformlarını, kara araçlarını, elektronik harp sistemlerini ve füzelerini geliştirme kapasitesine ulaşmıştır. Dünya SİHA pazarında lider konumda olan Türkiye, bu alandaki başarılarıyla dikkat çekmektedir. Bu başarı, güçlü siyasi irade ve istikrarlı devlet politikaları ile desteklenmektedir.
Akıllı Yaşam Teknolojileri ve Sağlık Sektörü
Kovid-19 salgını döneminde, Türkiye, güçlü sağlık altyapısı ve gelişmiş AR-GE kapasitesi ile önemli bir sınav vermiştir. Yerli yoğun bakım solunum cihazının 14 günde seri üretime geçmesi, Türkiye’nin bu alandaki potansiyelini göstermektedir. ‘Akıllı Yaşam ve Sağlık Ürün ve Teknolojileri Yol Haritası’ projesi, sağlık sektöründeki yenilikçi çözümleri hedeflemekte ve pandemi sonrası yaşanan zorluklara karşı stratejik adımlar atmaktadır.
Medikal Sektörde Yatırımlar ve Destekler
Son 22 yılda, medikal sektöründe 3 bin 583 yatırıma teşvik belgesi düzenlenmiş ve 945 milyar liralık yatırım harekete geçirilmiştir. Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı çerçevesinde, biyobenzer ilaçlar, kanser ve otoimmün ilaçlar gibi birçok alanda 23 yatırım projesi desteklenmiştir. Bu yatırımlar, sağlık sektörünün gelişimini hızlandırmakta ve yerli üretimi artırmaktadır.
TÜBİTAK’ın Rolü ve Destek Programları
TÜBİTAK, medikal sektörde yürütülen 3 bin 950 projeye ve 17 binden fazla bilim insanına 34 milyar lira destek sağlamıştır. Bu destekler, sağlık alanında yürütülen araştırmaların kalitesini artırmakta ve yerli üretimi desteklemektedir. 2016 yılında imal edilen ilaçların yerlilik oranı, kutu bazında yüzde 75, değer bazında ise yüzde 42 iken, 2024’ün ilk 6 ayında kutu bazında yüzde 90’ların, değer bazında ise yüzde 56’nın üzerine çıkması hedeflenmektedir.
Yeni Nesil Teşvik Modeli
Uzun vadeli kalkınma hedefleriyle uyumlu bir kamu alım stratejisi geliştirilmekte ve yerli üretimi teşvik eden yeni nesil teşvik modeli üzerinde çalışmalar sürdürülmektedir. Bu model, sanayinin gelişimini destekleyerek, Türkiye’nin küresel üretim ve teknoloji geliştirme üssü rolünü pekiştirmeyi amaçlamaktadır. Ankara, bu alandaki yatırımların merkez üssü haline gelmektedir.
Ankara’nın Stratejik Önemi
Ankara, 13 OSB, 13 teknopark, 154 AR-GE ve 37 tasarım merkezi ile üretim ve teknoloji odaklı kalkınma vizyonunun uygulandığı bir şehir konumundadır. 22 üniversitenin sağladığı genç, dinamik ve nitelikli insan kaynağı, şehrin katma değerli üretim altyapısına güç katmaktadır. Bu bağlamda, Ankara’nın savunma sanayisi, havacılık, uzay ve sağlık gibi stratejik alanlarda önemli projelere ev sahipliği yapması beklenmektedir.
Sonuçların Değerlendirilmesi
Türkiye’nin savunma sanayisi, AR-GE, inovasyon ve yerli üretim odaklı politika ve projelerle büyük bir atılım gerçekleştirmiştir. Bu çerçevede, sağlık ve medikal teknolojilerdeki gelişmeler, ülkenin uluslararası alandaki rekabet gücünü artırmaktadır. Gelecek yıllarda, bu süreçlerin derinleşerek devam etmesi beklenmektedir. Türkiye, savunma sanayisindeki bu büyüme ile dünya genelinde daha fazla söz sahibi olma yolunda ilerlemektedir.