Hakan Kara’nın Ekonomi Değerlendirmeleri
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) eski Başekonomisti Hakan Kara, ekonomi gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu. CNBC-e’ye verdiği röportajda, 2018 yılından bu yana şirketlerin döviz pozisyonunu ele alan makalesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kara, “Kamu sektörüne muazzam bir döviz riski yüklenmişti, şimdi tersine döndü. Reel sektör risk yönetimini başarmalı,” dedi.
Kara, şirketlerin yurt dışı tahvil ihraçları ve Kısa Vadeli Mali İhtiyaçlar (KMM) gibi araçlarla açık pozisyonlarını yönetmeye devam edebileceğini belirtti. “2018 yılında uygulanan döviz düzenlemesi, şirketler üzerinde oldukça etkili oldu. Regülasyondan etkilenen şirketlerin döviz borçlarının azaldığı gözlemlendi. Şirketler, döviz borcu alabilmek için ihracatı artırarak cari açığı da azalttı. 2018’de yapılan mikro düzenlemelerin kapsamı genişletilebilir,” ifadelerini kullandı.
“Şirketlerin Döviz Açığı Artabilir”
2008-2009 krizinin ardından Fed’in uyguladığı niceliksel genişleme politikası ile şirketler kesiminin önemli ölçüde borçlandığını belirten Kara, “Şirketlerin döviz açığı artabilir. Fed faizlerini düşürdüğünde, dışarıdan dolar veya euro cinsinden tahvil ihraç etme maliyetleri azalıyor. IMF’in çalışmasına göre, Fed faiz indirdiği dönemlerde şirketlerin tahvil ihracında belirgin bir artış söz konusu. Şu an benzer bir döneme girebiliriz. Ancak tahvil ihracındaki artışın ekonomik kırılganlık oluşturmaması için makro ihtiyati tedbirlerin yerli yerinde oturtulması gerekiyor,” dedi.
“Şirketler İçin TL Borçlanma Pahalı Hale Geldi”
Yurt dışı tahvil ihracının 20 milyar doları aşması üzerine konuşan Kara, “Türk Lirası (TL) ile borçlanma oldukça pahalı hale geldi. Döviz cinsinden borçlanmak, daha düşük maliyetli bir seçenek haline geldi. Kısa vadede TL ile borçlanmak oldukça maliyetli. Bu nedenle şirketler döviz cinsinden borçlanma yoluna gidiyor. TCMB, bankalar üzerinden buna limit koydu; fakat tahvil ihracında yurt dışı borçlanmada bir limit yok. Önümüzdeki dönemde faiz oranlarının düşeceğini düşünürsek, yurt dışı tahvil ihracı artmaya devam edecek,” şeklinde konuştu.
“Reel Kurun Değerlenme Hızı Sürecek Mi?”
Reel kurda değerlenmenin devam edip etmeyeceğine dair soruyu yanıtlayan Kara, “Yılın ilk 8 ayında görülen reel kurun değerlenme hızı devam etmeyecek. Reel kurun geldiği düzey, ihracatçıları zorlamaya başladı. Merkez Bankası bunu dikkate alacaktır. Enflasyonu olumsuz etkileyen faktörler tersine dönüyor. Küresel piyasalardaki gelişmeler de yardım ediyor; enerji fiyatları düştü ve talep zayıflıyor. Enflasyon dinamikleri bir alt platoya inebilir. Bu durum, kur konusunda TCMB’nin elini rahatlatacaktır. Bundan sonraki dönemde ilave bir reel değerlenmeye fazla ihtiyaç olmayacaktır,” dedi.
KAYNAK: CNBCE.COM