Nar Yayınları’nın Nar Çocuk Serisi Yeni Kitaplarla Zenginleşti!
CESUR BALIKÇI KIZ
Tagrid En-Neccar’ın kaleme aldığı eser, Cesur Balıkçı Kız, şimdi 2. baskısını yaparak okuyucularıyla buluşuyor. Kitabın arka kapak yazısı şöyle:
On beş yaşına yeni girmiş olan Yüsra, abluka altındaki Gazze’de yaşamaktadır. Gazze’de yaşamak, herkes gibi birçok şeyden mahrum kalmak demektir. Ancak Yüsra, koşullar ne olursa olsun bir şeyler yapma gerekliliğinin bilincindedir. Çünkü hayalleri ve ailesine karşı olan sorumlulukları, ona her zaman yol göstermektedir.
Sonunda Yüsra ne yapması gerektiğine karar verir; fakat kafasında bir kaygı vardır: Yapacağı iş, bugüne kadar bir genç kızın deneyimlemediği bir iştir! Bu durumda, başta babası olmak üzere etrafındakilerin tepkisi ne olacak? Gerçek bir yaşam hikâyesinden esinlenerek yazılan bu eser, Gazze’de yaşanan ve dünyanın unuttuğu insani dramayı gözler önüne sermektedir.
KÜSMEKTEN DAHA İYİ BİR FİKRİM VAR
Sanaa Chabbani’nin kaleme aldığı bu eser, Sarah Taibah’ın çizimleriyle süslenmiş. Türkçeye ise Fatma Zehra Aydemir çevirmiş. Kitabın arka kapak yazısı şöyle:
Koskoca bir yaz tatili sona erip, okulda yeni bir dönemin başlaması her çocuk için neşe kaynağıdır. Nida’nın da heyecanla beklediği o gün gelmiş, okullar açılmıştır. Dördüncü sınıfa başlamanın sevinci içinde kıvranmaktadır. Sınıfa girdiğinde yeni bir sıra arkadaşıyla karşılaşır. Bu yıl okula yeni gelen Seher, Nida’nın sıra arkadaşı olmuştur. Fakat Nida’nın bilmediği bir gerçek vardır: Seher, farklı ve özel bir çocuktur.
Küsmekten Daha İyi Bir Fikrim Var, bireysel farklılıkları iki kız arkadaşın gözünden etkileyici bir şekilde anlatan, kalpleri ısıtan bir eserdir.
ATA YURDU ÖTÜKEN’E YOLCULUK
Seher Esra Akyol’un kaleme aldığı bu kitabın resimleri E. Özlem Balcı’ya ait. Gezgin Emir’in dünya turunu anlattığı kitabın arka kapak yazısı şöyle:
Bir festival, bir proje, ata yurda yolculuk ve Ötüken… Annelerimizin katılacağı bir proje için gittiğimiz, köklerimizi tanıyacağımız ata yurdumuzu keşfetmeye hazır mısınız? Arkadaşlarım Alper ve Aybüke ile birlikte Moğolistan’da yaşadığımız ilginç serüvenleri okumak için sabırsızlanıyoruz!
Atalarımızın Türk adını ve tarihini taşlara kazıdığı Orhun Abideleri’ni görmek, uçsuz bucaksız Orhun Vadisi’nde ger kurmak, tarih öncesi hayvanların özellikle de dinozorların fosillerini incelemek için Ötüken diyarında bir yolculuğa çıkmaya ne dersiniz? Dünya üzerinde binlerce şehir var. Bazıları tarih boyunca uzun ömürlü, güçlü ve görkemli olmuş. Ötüken de Türk tarihinin en büyük çınarları arasında yer alıyor. Hunlar, Köktürkler ve Uygurlar gibi ilk Türk devletlerimizin kurulduğu, atalarımızın özgürce at koşturduğu bu yeri gelin hep birlikte tanıyalım!
Serimizin beşinci kitabı Ata Yurdu Ötüken’e Yolculuk ile Türk-İslam medeniyetlerinin izini sürmeye devam edelim.
BİR İNCİDİR İSTANBUL
Yusuf Dursun’un kaleme aldığı eserin arka kapak yazısı şöyle:
İstanbul… Yalnızca Türkiye’nin değil, dünyanın gözbebeği… İstanbul’da yaşayan bizler; hazineler içinde bir inci olan bu şehri ne kadar tanıyoruz? Peki, İstanbul’da yaşamayanlar, bu cennet köşesi hakkında ne düşünüyor? Yabancılar, İstanbul’u ve İstanbulluyu hangi gözle görüyor?
Elinizdeki kitap, dünyanın farklı ülkelerinden beş çocuğun bakış açısıyla İstanbul’un maddî ve manevî değerlerini gözler önüne seriyor. Her biri İstanbul’da farklı bir güzelliğin izini süren bu çocukların maceraları, roman tadında bir başucu kitabı olarak karşınıza çıkıyor. Edebiyatımızın usta kalemi Yusuf Dursun’un anlatımıyla İstanbul’u yeniden keşfetmeye var mısınız?
AYŞE VE KÜÇÜK MİDİL
Melek Çe’nin kaleme aldığı eserin arka kapak yazısı şöyle:
Ayşe, beş yaşında ve bir atının olmasını hayal ediyordu. Çiftliğin geniş bahçesinde sarı sarı civcivler koşuyor, ördek yavruları gölde yüzüyordu. Çitlerin üzerinde kırmızı bir horoz ötüyor, bir kuşcik ise ağaç dalına konmuştu. Pamuk gibi kuzular, pamuk tüylerinin arasından başlarını uzatıp meleşiyorlardı. Benekli inek ise her gün süt veriyordu. Ama bir şey eksikti; hiçbir at yoktu. Ayşe, bir atının olması için ne yapabilirdi?
KAYNAK: HABER7