Rami Kütüphanesi’nde düzenlenen anlamlı bir programa konuk olan 64. Hükümet Kültür ve Turizm Bakanı ve AK Parti MKYK Üyesi Mahir Ünal, ünlü yazar Nuri Pakdil’i anlamanın yalnızca bir düşünme eylemi değil, aynı zamanda eyleme geçme meselesi olduğunu vurguladı. Ünal, Pakdil’in hayatında bilgi ve eylemi birleştiren değerli bir insan olarak yer aldığını ifade etti. Kahramanmaraş’a milletvekili adayı olarak gittiğinde düzenledikleri “Kahramanmaraş’ı Yeniden Tahayyül Etmek” başlıklı toplantının önemli sonuçlarından birinin “Yedi Güzel Adam” dizisinin hayata geçirilmesi olduğunu anlattı.
– “Pakdil külliyatının güzel okumalara ve genç dimağlara ulaşmasını temenni ediyorum”
Ünal, dizinin önemine değinerek, “O dönemde bir psikolog arkadaşıma, ‘Yedi Güzel Adam’ın meta programlarını, yani davranış ve düşünce kalıplarını çıkarttırdım ve kastlar da buna göre belirlendi. O dizi, Maraş’ın algısını değiştirmişti. Nuri ve Rasim ağabeylerle o dönem çok yakın bir ilişkimiz olmuştu. Onların her biri, farklı özellikleriyle birbirlerini tamamlayan insanlar olarak dikkatimi çekti.” dedi. Ayrıca, insanların değerinin çoğu zaman yaşarken değil, yokluklarında anlaşıldığını belirten Ünal, şunları ekledi: “Nuri Pakdil, bir Kudüs şairiydi. Eğer bugün yaşasaydı, dün şehadete yürüyen Yahya Sinvar için bir avuç mücahidin zamanın süper gücüne karşı nasıl savaş verdiklerini anlatarak, ‘Mute’yi görüyorum!’ derdi. Bugün Gazze’de devam eden savaş, geçmiş dönemlerin bir tekrarı niteliğindedir. Kudüs şairi Nuri Ağabey’in, ‘Yüreğimin yarısı Mekke’dir, geri kalanı da Medine’dir. Üstünde bir tül gibi Kudüs vardır.’ sözü, bizlere yeni bir anlam katıyor. Ketebe Yayınları’na bu çalışmasında dolayı teşekkür ediyorum. Pakdil külliyatının güzel okumalara ve genç dimağlara ulaşmasını temenni ediyorum.”
– “Pakdil, yanında bulunan insanlara bir biçimde dokunmuş, ‘çizik atmış’ birisidir”
Edebiyat Dergisi Genel Yayın Yönetmeni ve yazar Necip Evlice, Nuri Pakdil’in yalnızca teorik bir hayat yaşamadığını, aynı zamanda insanlarda derin bir etki bırakan bir “tavır adamı” olduğunu belirtti. Evlice, lise yıllarından beri Pakdil’in kendisi üzerindeki etkisinin büyük olduğunu vurgulayarak, “Her ne öğrendiysem ondan öğrendim. Dik ve sarsılmaz bir duruş sergilemenin, her türlü olumsuz koşula karşı direnmenin, metanetin ve sükunetin ne demek olduğunu onun yaptıklarıyla, yanında durarak öğrendim. O, bu kelimelerin hakkını vererek yaşayan ve asla yapaylığa müsaade etmeyen birisiydi.” dedi.
Evlice, Edebiyat Dergisi’nin 1969’un Şubat ayında yayımlanmaya başladığını hatırlatarak, “Dergiyi çıkaran isimler, Türkiye’nin meseleleriyle ilgili, çeşitli alanlarda çalışan ve kendini geliştiren insanlardı. Bunların başında da Nuri Pakdil gelmekteydi. Pakdil, yanındaki insanlara bir biçimde dokunmuş, ‘çizik atmış’ birisidir. Edebiyat Dergisi Yayınları, 1984’te kapandı ve Pakdil’in 12 yıllık bir suskunluk dönemi yaşandı. Daha sonra, 28 Şubat sürecinin eşiğinde, inzivadan çıkarak yazmaya başladı. Bu suskunluk döneminin eseri olan ‘Sükut Sureti’ni kendisine, 28 Şubat kararlarının açıklandığı akşam takdim ettim.” diye konuştu. Evlice, Ketebe Yayınları’nın yayımladığı külliyatla birlikte usta yazarın eserlerinin daha ulaşılabilir hale geldiğini ve bunun Pakdil’in bilinirliğini artıracağını da sözlerine ekledi.
– “Ketebe Yayınları olarak, Nuri Pakdil’e iyi bir ev sahipliği yapmak istiyoruz”
İtalyan Türkolog, şair ve yazar Anna Masala’nın Nuri Pakdil için dile getirdiği, “Sizi insanlar 2000’li yıllardan sonra anlayacak.” sözüne dikkat çeken Ketebe Yayınları Genel Yayın Yönetmeni Furkan Çalışkan, bu durumun temel sebebinin, insanların Nuri Pakdil’i anlamaya daha fazla ihtiyaç duymalarıyla ilgili olduğunu belirtti. İnsanların bugün kendi hakikatlerinden en uzak noktada yaşadıklarını ifade eden Çalışkan, “Pakdil, hayatı boyunca edebiyatın ve düşüncenin ipiyle, insanları kendi hakikatlerine çekmeye çalıştı. Onun eserleri ve yaşamı bir bütünlük arz ediyordu. Bize düşen, kendi hakikatimizi hatırlamak adına onu daha fazla insana ulaştırmaktır. Ketebe Yayınları olarak, Nuri Pakdil’e iyi bir ev sahipliği yapmak istiyoruz.” şeklinde konuştu.
– “Nuri Pakdil, kişisel yolculuklarımızda tesiri olan önemli bir isim”
Ketebe Yayınları Edebiyat Dizisi Editörü Aykut Ertuğrul, yayınevi olarak “Bu toprakların sesini duyurmaya çalıştıklarını” ifade ederek, “Kemal Tahir’den Ayşe Şasa’ya kadar Türkiye’nin ruhunu kendisine mesele eden yazarların külliyatlarını yayımlamaya çalışıyoruz. Nuri Pakdil de bu isimlerin başında geliyor ve kişisel yolculuklarımızda tesiri olan bir isim. Yayınevinde bizi etkileyen isimlere yer vermek istiyoruz. İlk etapta Pakdil’in 20 kitabını yayımladık, toplamda ise 47 kitabını yayımlamak istiyoruz. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” dedi.
Yazar İbrahim Paşalı ise Nuri Pakdil’in en büyük eserinin kendisi olduğunu, yazdıklarının ise bu esere düşülmüş dipnotlar niteliğinde olduğunu belirterek, evrensel bir ruhla edebiyat ve kültüre bakan bir yazar olduğunun altını çizdi. “Yedi Güzel Adam” dizisinde Nuri Pakdil’i canlandıran oyuncu Kemal Uçar ise “O, beni kalbimden tutan adamdır” diyerek, dizinin usta yazarın tanınırlığını artırdığını, Ketebe Yayınları’nın külliyatını yayımlamasının da Pakdil’in geniş kitlelere ulaşmasında önemli bir katkı sağlayacağını dile getirdi.
KAYNAK: AA
