TF-2000, ASELSAN tarafından tasarlanan faz dizili radar sistemi (ÇAFRAD) ile donatılmış olup, 300 km yarıçapında etkili bir gözetleme kapasitesine sahip. Bu özellikleri sayesinde, bölgesel hava savunması için kritik bir platform işlevi görmekte. Savaş gemisi, Siper ve Hisar hava savunma füzeleri ile birlikte, Atmaca gemisavar füzeleri gibi güçlü silah sistemleriyle de donatılacak. Ayrıca, uzun menzilli taarruz operasyonları için tasarlanmış olan Gezgin seyir füzesi de geminin arsenalinde yer alacak.
Denizaltı Savunma Yetenekleri ile Güçlendirilmiş
149 metre uzunluğunda ve 8.300 ton deplasmana sahip olan TF-2000, 26 knot’un üzerinde hızlara ulaşma kapasitesine sahip. İçerisinde bulunan 96 hücreli dikey fırlatma sistemi (MİDLAS), geminin ateş gücünü önemli ölçüde artırarak, düşman tehditlerine karşı etkin bir savunma sağlıyor. Bununla birlikte, geminin tasarımına entegre edilmiş sonar sistemleri ve torpido savunma sistemleri, denizaltı savunma yeteneklerini de güçlendiriyor.
Türkiye’nin deniz hava savunma yeteneklerini geliştirme çabası, bir dizi faktör tarafından yönlendirilmektedir. Türkiye, Akdeniz, Ege ve Karadeniz’deki stratejik konumu ile hayati deniz çıkarlarına sahiptir; bu durum, ülkeyi sık sık jeopolitik gerginlikler ve güvenlik zorluklarıyla karşı karşıya bırakıyor. Çatışma bölgelerine ve tartışmalı sularda bulunan Türk Deniz Kuvvetleri, füze ve drone saldırıları gibi çeşitli hava tehditleriyle karşı karşıya kalıyor. Bu nedenle, deniz iletişim hatlarını güvence altına almak ve deniz hakimiyetini sürdürmek, Türk deniz varlıklarının korunmasını kritik öneme sahip kılıyor.
Türkiye, Yerli Sistemlere Yöneliyor
Türkiye’nin daha geniş savunma stratejisi, dış bağımlılıklar ve kısıtlamalar nedeniyle kendi kendine yeterliliğe giderek daha fazla odaklanmış durumda. Özellikle ABD’nin Patriot sistemlerinin satın alınmasındaki kısıtlamalar ile Rusya’nın S-400 hava savunma sisteminin edinilmesinin getirdiği sonuçlar, yabancı tedarikçilere olan bağımlılığın kırılganlığını gözler önüne seriyor. Bu bağlamda, Türkiye, savunma alanında bağımsızlığını güçlendirmek amacıyla, SIPER hava savunma sistemi gibi modern savunma teknolojilerinin yerli üretimine hız vermektedir.
Bunlara ek olarak, bu ilerlemeler, Türkiye’nin deniz yetenekleriyle ilgili bir boşluğu da ortaya koyuyor. Şu ana kadar, Türk donanmasında yüksek hızlı ve uzun menzilli füze tehditlerine karşı koruma sağlayabilecek özel hava savunma gemileri bulunmamaktaydı.
KAYNAK: CNBCE.COM