Türkiye Ormanları ve Sürdürülebilir Yönetim Stratejileri

AA muhabirinin 2025 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’ndan yaptığı derlemeye göre, Türkiye’nin ormanları, sürdürülebilir orman yönetimi kriterleri doğrultusunda korunmakta, rehabilitasyon çalışmaları yapılmakta ve karbon depolama kapasitesinin artırılması hedeflenmektedir. Ormancılık faaliyetleri, iklim değişikliğinin neden olduğu kuraklık, sel ve orman yangınları gibi doğal afetlerle mücadele etmenin yanı sıra, çölleşme ve arazi tahribatının dengelenmesine, biyoçeşitliliğin korunmasına ve su kaynaklarının yönetimine yönelik önemli adımlar atmaktadır.

Bu kapsamda, 2023 yılında 31 bin 800 hektar bozuk orman alanının rehabilitasyonu, 16 bin 100 hektar alanda ağaçlandırma çalışmaları ve 16 bin 600 hektar erozyon kontrolü gerçekleştirilmesi planlanmaktadır. Ayrıca, 13 bin 500 hektar alanda sel kontrolü faaliyetlerinin tamamlanması ve orman varlığının ülke yüzölçümünün %30,1’ine ulaşması beklenmektedir.

Orman Yangını Riski Her Yıl Artıyor

Orman yangınları, hem can hem de mal kaybına yol açmasının yanı sıra, orman varlığının azalmasıyla birlikte erozyon, sel ve taşkın gibi doğal afetlerin de ortaya çıkmasına neden olmaktadır. İklim değişikliğinin getirdiği sıcaklık artışı ve hava nemindeki düşüş, orman yangını riskinin her geçen yıl büyümesine yol açmaktadır. Türkiye, benzer iklim özelliklerine sahip İspanya ve Yunanistan ile karşılaştırıldığında, 2013-2022 yılları arasında yangın vakası başına ortalama 8,53 hektar orman alanının zarar gördüğü kaydedilmiştir. Geçtiğimiz yıl 2 bin 579 yangında 15 bin 520 hektar orman alanı etkilenirken, Ağustos 2024 sonu itibarıyla 2 bin 835 yangında 25 bin 143 hektar alanın etkilendiği rapor edilmiştir.

Son sekiz aylık süreçte yanan alan, 2021 yılında yaşanan büyük orman yangınları hariç, son 15 yılın en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Anız ateşi, sigara izmariti ve ateş yakma gibi ihmaller nedeniyle çıkan yangın sayısında belirgin bir artış gözlemlenmektedir. Türkiye’de son 10 yılda çıkan orman yangınlarının yaklaşık %37’si ihmal ve kazalardan kaynaklanmakta olup, bu oran yanma alanı olarak %40’a çıkmaktadır. Kasıtlı sebeplerle çıkan yangınlar ise %5 (yanan alan %24), doğal nedenler %14 (yanan alan %1) ve %44’ü ise tespit edilemeyen yangınlar olarak kaydedilmiştir (yanan alan %35).

İklim Değişikliği Uyum Stratejisi Hazırlanacak

Türkiye, orman yangınlarıyla mücadelede kapasitesini artırmak amacıyla kara ve hava araç filolarını güçlendirmekte, yangınlara müdahale sürelerini kısaltarak zararları en aza indirmeyi hedeflemekte ve alevlerle mücadele eden personelin eğitimine yönelik çeşitli tedbirler almaktadır. Artan orman yangınlarıyla daha sistematik ve bütüncül bir yaklaşım benimsenmekte, alevlerin yol açtığı ekolojik, ekonomik ve sosyal zararların azaltılması hedeflenmektedir.

Bu kapsamda, İklim Değişikliği Uyum Stratejisi hazırlanacak, birincil orman ağaç türlerinde karbon stok miktarları belirlenecek; ayrıca, kızılçam ormanlarında meydana gelen yangınların su kalitesi üzerindeki etkileri araştırılacaktır. Akdeniz İklim Kuşağı’nda yer alan 9 orman bölge müdürlüğünde orman ekosistemlerinin kırılganlık analizleri gerçekleştirilecektir. Önümüzdeki yıl ise yangına dirençli orman tesisleri kapsamında, ormanlar ile yerleşim yerleri ve tarım arazileri arasındaki 20 bin hektar alana alevlere karşı daha dirençli ağaçlar dikilecektir.

KAYNAK: AA