Türkiye Taekwondo Federasyonu’nda Gelişmeler
20 Ekim 2024 Pazar günü gerçekleştirilecek olan Türkiye Taekwondo Federasyonu’nun 6. Olağan Genel Kurulu öncesinde, dikkat çekici bir gelişme yaşandı. Federasyonun mevcut başkanı Metin Şahin, başkanlık için rakibi olan Bahri Tanrıkulu’nun adaylık belgelerinde ‘sahte imzalar’ bulunduğu iddiasıyla Gençlik ve Spor Bakanlığı’na resmi bir başvuruda bulundu.
Metin Şahin, sosyal medya hesapları üzerinden yaptığı açıklamada, başvurusuyla ilgili önemli detayları paylaştı. Geçtiğimiz hafta, adaylık değerlendirme ve tespit komisyonu tarafından gerçekleştirilen toplantı sırasında, diğer aday tarafından sunulan destek mektuplarındaki imzaların farklı olduğunu fark ettiğini belirtti. Bu durumu toplantı esnasında komisyonda dile getirdiğini ifade eden Şahin, ancak komisyonun imza inceleme yetkisi olmadığı gerekçesiyle bu tespitinin değerlendirmeye alınmadığını söyledi.
Kendi adaylığı için toplanan destek mektuplarının geçersiz sayılması ile kendi adaylığının engellenirken, sahte imzalı destek mektubu sunduğunu iddia ettiği Bahri Tanrıkulu’nun tek aday olarak Genel Kurul’a katılacak olmasını, hukuk ve demokrasi açısından büyük bir talihsizlik olarak değerlendirdi. Bu bağlamda, imzalarla ilgili durum netleşene kadar Genel Kurul sürecinin durdurulması için Tahkim Kurulu ve Gençlik Spor Bakanlığı’nın ilgili birimlerine başvuruda bulunduğunu ifade etti.
Metin Şahin’in sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamanın tamamı şu şekilde:
“Federasyonumuzun genel kurulu öncesinde, başkanlık için diğer aday Bahri Tanrıkulu’nun adaylık belgelerinde sahte imzalar tespit ettiğimizi ve bu durumu Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bildirdiğimi kamuoyuna duyurmak istiyorum. Başkan adaylığı için geçtiğimiz hafta katıldığım değerlendirme ve tespit komisyonunda, komisyonca tespit edilen mükerrer, yani aynı kişilerin hem şahsıma hem de rakip adaya verdiği destek mektuplarının incelemesi esnasında, bizzat delegelerden aldığım imzalar ile rakip adayın sunduğu destek mektubundaki imzaların farklı olduğunu gözlemledim. Bu tespitlerime dayanarak yaptığım itirazlar, komisyonun imza inceleme yetkisi bulunmadığı gerekçesiyle değerlendirilmeye alınmadı. Seçim sürecine gölge düşüren bu gelişmelerle ilgili olarak, tahkim kurulu dahil olmak üzere Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın ilgili birimlerine gerekli müracaatları yaptım. Bizzat delegelerden ıslak imza ile şahsıma verilen destek mektuplarının geçersiz sayılarak adaylığımızın engellenmesi, sahte imzalı destek mektupları sunan diğer adayın tek aday olarak Genel Kurul’a katılacak olması, hukuk ve demokrasi bakımından büyük bir talihsizliktir. İmzaların sahte olup olmadığının tespit edilene kadar genel kurulun durdurulmasını ve bunun için de tahkim kuruluna müracaat edilmesini talep ettim. Sürecin en doğru şekilde değerlendirilip sonuçlandırılacağına olan inancım tamdır.”