Türkiye’nin Nadir Toprak Elementleri Rezervi Üzerine Stratejik Adımlar
Türkiye, 2022 yılında Eskişehir Beylikova’da keşfettiği dünyanın en büyük ikinci nadir toprak elementi (NTE) rezervi için harekete geçti. Bu kapsamda, Türkiye’nin uluslararası iş birliği fırsatlarını değerlendirmek amacıyla önemli adımlar atılmaktadır.
TÜRKİYE, 694 MİLYON TONLUK DEV REZERV İÇİN 6 BİN KİLOMETRE ÖTEDE DÜĞMEYE BASTI
Çin’in Tianjin kentinde Türkiye’nin madencilik alanındaki vizyonunu paylaşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Eskişehir’de keşfedilen 694 milyon tonluk nadir toprak elementleri rezervi için yıllık 570 bin ton nadir elementi saflaştıracak bir sanayi tesisi kurmayı planladıklarını açıkladı.
Bakan Bayraktar, kritik minerallerin ülkelerin politikalarını şekillendirdiğine dikkat çekerek, “Bakanlar Forumu’nda ülkemizin madencilik alanındaki vizyonunu anlattık. İleri teknoloji ürünlerin vazgeçilmezi kritik mineraller, ülkelerin politikalarını şekillendiren önemli bir hammadde konumuna geldi. Bizim de enerji dönüşüm vizyonumuzda kritik minerallere ve nadir toprak elementlerine yatırım yapmak önemli bir rol oynuyor.” şeklinde konuştu.
NTE İÇİN SANAYİ TESİSİ KURULACAK
Türkiye’nin Eskişehir’deki nadir toprak elementleri rezervlerini işlemek için uluslararası işbirliklerini değerlendirdiğini belirten Bayraktar, “Bu kapsamda Eskişehir’de keşfettiğimiz dünyanın ikinci büyük nadir toprak elementi rezervini ekonomimize kazandırmak adına yıllık 570.000 ton nadir elementi saflaştıracak bir sanayi tesisi kurmayı hedefliyoruz. Bu doğrultuda karşılıklı faydaya dayalı tüm uluslararası iş birliği fırsatlarını değerlendiriyoruz.” ifadelerini kullandı.
PİLOT TESİSİN AÇILIŞI GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Türkiye, 2022 yılında Eskişehir’in Beylikova ilçesinde 694 milyon tonluk nadir toprak elementleri rezervi keşfetmişti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2023 Nisan ayında Beylikova Florit, Barit ve Nadir Toprak Elementleri Pilot Tesisinin açılışını gerçekleştirdi. Bu tesis ile yıllık 1200 ton cevher işleyerek ekonomiye katkıda bulunmayı hedefliyor. Endüstriyel tesis için de çalışmalar devam ediyor. Tesiste, ilk etapta 7 nadir toprak elementinin üretimine odaklanılacak ve bu elementlerin oksitleri ilk defa üretilecektir.
ÇİN’DEN SONDA İKİNCİ SIRADA
Rezerv büyüklüğü bakımından 800 milyon tonluk rezervle dünyada ilk sırada yer alan Çin’deki Bayan Obo sahasından sonra, 694 milyon ton nadir toprak elementi rezervi ile Eskişehir’in Beylikova ilçesindeki maden sahası ikinci sıradadır. Elde edilecek florit, barit, lantan, seryum, praseodimyum, samaryum, gadolinyum, evropiyum, neodimyum gibi nadir elementler ve diğer 17 nadir toprak elementi de bu tesiste üretime konu olabilecektir. Ayrıca, uranyum gibi nükleer yakıt ham maddesi olan toryum elementi de burada işlenecektir. Tesiste işlenerek elde edilecek elementler, yüksek teknoloji ürünlerinde, yeşil enerji dönüşümünde, savunma sanayisinde, lazer güdüm sistemlerinde ve her türlü elektronik donanımda kullanılacaktır. Bu elementlerin ikamesinin mevcut teknolojilerde bulunmadığı da belirtilmektedir. Pilot tesisten sonra endüstriyel tesise geçilerek yıllık 570 bin ton üretim yapılması ve ülkenin yıllık yaklaşık 220 milyon dolar gelir elde etmesi planlanmaktadır.
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI BAYRAKTAR ÇİN’DE TEMASLARDA BULUNDU
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, enerji ve madencilik alanında işbirliği olanaklarını ele almak üzere Çin’i ziyaret etti. Tianjin şehrinde düzenlenen Uluslararası Madencilik Konferansı’na katılan Bakan Bayraktar, konferansın marjında Çin Tabii Kaynaklar Bakanı Wang Guanghua ile bir araya geldi. İki bakanın görüşmesinde, Türkiye ile Çin arasında “Doğal Kaynaklar ve Madencilik Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı” imzalandı. Bu mutabakat, iki ülke arasında madencilik ve doğal kaynaklar alanında işbirliğinin kolaylaştırılması, Türkiye, Çin ve üçüncü ülkelerde kritik mineraller alanında işbirliği fırsatlarının belirlenmesi ve madencilik teknolojileri ile dijitalleşme konularında işbirliğinin teşvik edilmesini öngörmektedir.
Bakan Bayraktar, Wang ile görüşmesinde Türkiye ile Çin arasındaki enerji işbirliğinin üst düzeyde geliştiğini ve çok sayıda Çinli şirketin Türkiye’de yatırımları bulunduğunu ifade etti. Ayrıca, madencilik alanında son bir yıldaki üst düzey temaslarla yeni bir sayfanın açıldığını vurguladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in, temmuzda Kazakistan’ın başkenti Astana’da düzenlenen Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) Liderler Zirvesi marjında yaptıkları görüşmede iki ülke arasında enerjinin yanı sıra madencilikte de işbirliğinin geliştirilmesi yönünde irade ortaya koyduğunu aktaran Bayraktar, “Türkiye ve Çin’in doğal kaynaklar ve madencilik alanında imzaladığı bu mutabakat zaptının hukuki bir metin olarak madencilik alanındaki işbirliğini daha ileri götürmek için önemli bir dönüm noktası olacağına inanıyoruz.” dedi.
KRİTİK MADENLERDE İŞBİRLİĞİ
Bayraktar, dünyanın iklim değişikliği ile mücadelede başarılı olabilmesi ve sürdürülebilir kalkınmanın sağlanabilmesi için enerji dönüşümünün elzem olduğunu, bunun da yolunun bu dönüşüme katkı sağlayacak kritik madenlerin katma değerli olarak ekonomiye kazandırılmasından geçtiğini vurguladı. “Madenciliğin her alanında Çinli firmaları ülkemizde yatırım yapmaya, kaynakları birlikte aramaya, çıkarmaya ve ekonomiye kazandırmaya davet ediyoruz.” ifadesini kullandı. Türkiye’nin yakın tarihte çok önemli bir nadir toprak elementi ve kritik maden rezervini keşfettiğini hatırlatan Bayraktar, burada partner olarak birlikte çalışabilecek, bu teknolojiyi geliştirebilecek ülkeleri ve şirketleri aradıklarını, bu konuda karar aşamasına gelmek üzere olduklarını belirtti. Ayrıca, milli maden şirketi Eti Maden’in bu konuda bazı Çinli şirketlerle görüşmeleri olduğunu, iki ülkenin ortak hareket etme potansiyelini düşündüklerini, ancak hızlı adımlar atılması gerektiğini vurguladı.
Bakan Wang da madenciliğin Türkiye ile Çin arasında önemli işbirliği potansiyeli barındıran alanlardan biri olduğunu ifade ederek, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile iki ülke liderinin vardığı görüş birliği doğrultusunda madencilik alanında karşılıklı yarara dayalı gerçekçi işbirliğini geliştirmeye gayret göstereceklerini belirtti.
ENERJİ DÖNÜŞÜMÜ VE KRİTİK MİNERALLER
Bakan Bayraktar, Tianjin’deki Uluslararası Madencilik Konferansı’nın bakanlar oturumuna katılarak burada bir konuşma yaptı. Konuşmasında enerji dönüşümünde yenilenebilir enerji kaynaklarının rolü ve bu süreçte kritik minerallerin önemine dikkat çekti. Kritik minerallerin, ülkelerin ulusal güvenliği ve ekonomik büyümesi için olduğu kadar, küresel iklim hedeflerine ulaşılması açısından da kilit önemde olduğunu vurguladı. Uluslararası Enerji Ajansının (IEA) Paris İklim Anlaşması’nın hedeflerine ulaşmak için enerji dönüşümü açısından kritik madenlere olan talebin 2040 yılına dek 4 kat artması gerektiğini belirttiğine işaret eden Bayraktar, başarılı bir enerji dönüşümü için bu alanda tutarlı, sorumlu ve akılcı politikalara ihtiyaç duyulduğunu ifade etti. Kritik minerallerin ucuz ve erişilebilir olmasının önemini vurgulayan Bayraktar, “Ne yazık ki günümüzde çok sayıda kritik mineralde arz ve yatırım planları, güneş panelleri, rüzgar tribünleri ve elektrikli araçların giderek hızlanan gelişimi karşılayabilecek düzeyde değil. Meseleye bu açıdan baktığımızda bu alanda güçlü uluslararası ve bölgesel işbirliği büyük önem kazanıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Bayraktar, konferans marjında ayrıca Zimbabve, Kongo ve Tacikistan’ın madencilikten sorumlu bakanlarıyla da bir araya gelerek, bu ülkelerle Türkiye arasında işbirliği olanaklarını ele aldı.